EVİN İLYASOĞLU
Allegro
Cem Mansur’un imzasını taşıyan yoğun bir programdı. Üflemeli çalgıların billur sesini, yaylıların doğru tonlamalarını, vurmalıların ateşli vuruşlarını kutluyorum
* Bu konserde bir sürpriz daha vardı: Salzburg Festivali’ndeki konserlerinden yeni dönen Barış İçin Müzik Vakfı Çocuk Orkestrası. 2005’te mimar Selim Baki tarafından Edirnekapı’da kurulan çocuk orkestrası projesi. Bugüne dek binlerce yoksul çocuğa, ortak sosyal ve kültürel yaşam alanları oluşturulmuş.
Cem Mansur, 2007’de gençlerle birlikte müthiş bir müzik yolculuğuna başlamıştı. Önceki gece Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası’nı izlerken göğsümüz kabardı. Topluluğun öğrencilerini, vizyonunu, eğitmenlerini, destekçilerini ve uluslararası bağlantılarını şef olarak hep kendisi sağladı. Toplum Gönül’leri Vakfı’nın tüzel kişiliği altında kurulan bu topluluk için her yıl ülkenin tüm konservatuvarlarından seçmeler yapılıyor. Dolayısıyla bu orkestrada bütün Türkiye var oluyor. Bu yıl en küçük müzisyen 16, en büyüğü 23 yaşında. 2009’dan bu yana Sabancı Vakfı’nın desteği eklenince yepyeni projelere imza atıldı.
“Gittikçe daha çok kişi projenin elinden tutuyor. Orkestranın çalıştırılmasında tecrübeli hocaların, Tayfun ve Derya Bozok, Gültekin Ulutaş’ın inanılmaz katkıları var” diyor. Topluluk bugüne dek Murray Perahia, Salvatore Accardo ve Natalia Gutman gibi büyük isimlerle Avrupa’nın önemli salonlarında konserler verdi. Pazartesi gecesi solistleri Shlomo Mintz ile birlikte Aya İrini’deki konserleri müthiş coşkuluydu. Bundan sonraki programları İtalya’nın önemli konser salonları ve festivallerini kapsayan bir turneyi içeriyor.
Müziğin sosyal gücüyle ilgili çalışmalar orkestranın kuruluşundan beri etkinliklerinin ayrılmaz bir parçası olmuş. “Orkestra ve dinleyicileri orkestra metaforuyla, birlikte yaşam, liderlik, sorumluluk ve toplumsal barış konusunda renkli bir yolculuğa çıkarmak” amacında.
Bu konserde bir sürpriz daha vardı: Salzburg Festivali’ndeki konserlerinden yeni dönen Barış İçin Müzik Vakfı Çocuk Orkestrası. 2005’te mimar Selim Baki tarafından Edirnekapı’da kurulan çocuk orkestrası projesi. Bugüne dek binlerce yoksul çocuğa, ortak sosyal ve kültürel yaşam alanları oluşturulmuş. Dokuz yıldır aralarından pek çok üye konservatuvara girip müziği meslek seçmiş. Bu topluluk El Sistema’nın Avrupa üyesi. Onların konser boyunca sahnedeki koro basamaklarında ellerindeki çalgılarla bekleyişi, orkestrada çalmasalar da müziği izleyişleri görülecek şeydi. Sonra da bis olarak Wilhelm Tell Uvertürü’nün son bölümündeki coşkuya katıldılar. Adeta kendilerinden geçerek, varlıklarını kanıtlayarak bir şölen sergilediler.
Bence gençlere ve çocuklara tanınan bu projelerin en önemli ayağı yurtdışında edindikleri deneyimler olacak. Yabancı dil bilmeseler de müziğin dünyanın ortak dili olduğunu duyacaklar, orkestranın çoksesliliğiyle gelişecekler, sahne deneyimleri, uygarlık görgüleri artacak.
Dünyaca ünlü solistlerin onların eşliğinde konser vermeyi kabul etmesi bu gençlere güven kazandırmakta. İşte Shlomo Mintz’in solist olduğu Beethoven’ın Keman Konçertosu. Mintz mutlaka daha nice kusursuz eşliklerle çalmıştır ama böylesi bir coşkuyu duyumsamış mıdır? Baştaki Leonora uvertürü, Galanta Dansları, Mackbeth Bale Müziği... Tam Cem Mansur’un imzasını taşıyan yoğun bir programdı. Üflemeli çalgıların billur sesini, yaylıların doğru tonlamalarını, vurmalıların ateşli vuruşlarını kutluyorum.
04.09.2013 Cumhuriyet