EVİN İLYASOĞLU
Allegro
Dışarda toz duman bir ortam, seçim sloganları, geçim sorunları, yarının tedirginliği yaşanıyor. Ama İstanbul’un müzik festivali başladığında, o konser salonlarının içinde, kendinizi bir mabete girmiş gibi hissedebilirsiniz. Bu akşamdan itibaren 46. Festival başlıyor. Dünyanın alkışladığı ünlü sanatçılar, içimizden yetişip dünya sahnelerine ulaşanlar, ilk kez festivale katılacak gençlerimiz, her yılki gibi belli bir düzeyin üstünde konserler sunacaklar. Müzik tarihinin en eski dönemlerinden bugünün yeni müziğine uzanan rengârenk programlar düzenlenmiş.
Dünyanın tepesinden gelen solist ve topluluklara göz atalım: Müzik çevrelerinin şu anda en aranan ve en parlak piyanistlerinden birisi olan Daniil Trifonov, La Scala Filarmoni Orkestrası gibi tarihi bir toplulukla konuğumuz oluyor. Orkestrayı deneyimli şef Daniel Harding “konuk şef” olarak yönetecek. Trifonov bir yıl içinde Chopin, Çaykovski ve Rubinstein yarışmalarını kazanmıştı. Birdenbire bütün ünlü orkestralardan ve kayıt şirketlerinden teklifler aldı. 2016’da Gramophon dergisi onu yılın sanatçısı seçti. Hem La Scala Filarmoni, hem Trifonov’un ateşiyle Prokofiyev’in 3. Konçertosu festivalimizin tarihinde unutulmaz bir yer alacak.
Kemancı Charlie Siem’in ilk Türkiye resitalini Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall’de dinlemiştik. Giderek dünyanın nice sanat merkezinde aranılan bir solist oldu. Brahms’ın güzelim keman konçertosuyla festivale katılacak. Kendisine Aziz Shokhakimov yönetimindeki Tekfen Filarmoni eşlik edecek. Bu zarif kemancının ilginç bir yönü de Armani, Dunhill, Dior gibi modaevlerinin yüzü olarak ünlenmesi. Piyanist Katya Bunyatişvili ve kemancı Renaud Capuçon, Mezzo kanalında çok rastladığımız sanatçılar. Katya’nın ateşli yorumu, kemancı Capuçon’un güçlü kemancılığıyla güzel renkler izleyeceğiz. Bu iki ünlünün romantik resitalinde en heyecan verici eser Cesar Franck’ın sonatı. Sonra Capuçon ve hep birlikte oda müziği yaptığı viyolacı Gerard Cause ile çellist Clemens Hagen, Neva Şalom Sinagogu’nda buluşacaklar. Bu üç yaylı çalgı Beethoven ve Mozart programı sunacak.
Soprano Joyce Didonato’nun çılgın giyimli fotoğrafına kanıp da, bu konser çok gençliğe göre diye düşünmeyin. Evet, gençlik için alımlı ama sonuçta bir Barok dinletisi: Handel, Purcell ve “katil papaz” olarak tarihe geçen Gesualdo’nun şarkılarını söyleyecek. Savaşta ve Barışta başlığını taşıyan CD’si ECHO ödülü kazanmıştı. Işıklar, videolar ve koreografiyle boyutlanmış bir gösteri.
Bu yılki yaşam boyu başarı ödülünü alan ünlü çellist Misha Maisky, Franz Liszt Oda Orkestrası eşliğinde Haydn’ın viyolonsel konçertosunu ve Çaykovski’nin Rokoko Çeşitlemelerini çalacak. Şu aralar dünyanın önde gelen sopranolarından Diana Damrau ve eşi Nicolas Teste, şef Pavel Baleff yönetimindeki BİFO’nun eşliğinde Verdi’nin en güzel düet ve aryalarını sunacaklar. Kapanış konserinin konukları dünyanın en çok kayıt yapmış topluluğu olarak bilinen İngiliz Oda Orkestrası. Güher-Süher Pekinel’e nice festival ve turnede olduğu gibi bu kez de Poulenc’in konçertosuyla eşlik edecekler. İngiliz Oda Orkestrası’nın çalacağı Beethoven’in 8. Senfonisi ile 46.İstanbul Festivali de sona erecek.
23.5.2018 Cumhuriyet