EVİN İLYASOĞLU
Allegro
İstanbul bu hafta tarihi bir yarışmaya evsahipliği yapacak: Sekizinci kez Leyla Gencer’in gençleri yarışacak. Dünyanın dört bir yanından gelen gencecik şarkıcıların heyecanı doruğa tırmanacak. Böylece opera tarihinin efsane isimlerinden Leyla Gencer de bir kez daha anılacak.
Aslında bu neşeli bir yazı olacaktı. Leyla Gencer yarışmasının ve yeni konser mevsiminin coşkusunu paylaşacaktım sizlerle. Bunca şehit vermişken, televizyonların başına çakılıp kalmışken şimdi hangi coşkudan söz edebiliriz? Duyduğumuz sesler müzik değil, ama çağlar boyu müziğe esin kaynağı olmuş ağıtlar. Acılar içindeki anaların çığlıkları, silaha dönüşen gözyaşları içimize akıyor.
Diyeceksiniz ki senin söz ettiğin klasik müzik, zaten küçük bir kitlenin ilgi alanı. Doğrudur, ama o soylu sanat dalı ki çağlar boyunca insanın ruhunu yüceltmiş; kabasabalaşan toplumlara estetik boyutlar sunmuştur. Bakın bu hafta İstanbul tarihi bir yarışmaya evsahipliği yapacak: Sekizinci kez Leyla Gencer’in gençleri yarışacak. Dünyanın dört bir yanından gelen gencecik şarkıcıların heyecanı doruğa tırmanacak. Böylece opera tarihinin efsane isimlerinden Leyla Gencer de bir kez daha anılacak.
1995’te Aydın Gün öncülüğünde, Yapı Kredi Sanat tarafından başlatılan Leyla Gencer Şan Yarışması’nın jürisinde Leyla hanım da 2008’deki ölümüne dek yer almış ve ünlü opera evlerinden gelen seçkin jüri üyelerine ev sahipliği yapmıştı. Bu yarışma Leyla Gencer’in kendi ülkesi tarafından onurlandırılmasıydı. Uzun yıllar boyunca dünyanın en önemli opera sahnelerinde söylemişti. Maria Callas, Renata Tebaldi, Montserrat Caballé, Joan Sutherland, Beverly Sills gibi efsane isimlerle aynı dönemde gündemdeydi. Klasik müziğin mabedi La Scala’nın 25 yıl boyunca primadonnasıydı (baş kadın oyuncusu). Ve dünya müzik tarihine “La Diva Turca” olarak geçti.
1995 yılında düzenlenen ilk Leyla Gencer Şan Yarışması’na farklı ülkelerden 94 şarkıcı katılmıştı. 2006 yılından bu yana iki yılda bir, La Scala Tiyatrosu Sahne ve Gösteri Sanatları Akademisi Vakfı işbirliğiyle İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından gerçekleştiriliyor. Jüride ise Avrupa’nın bütün opera başkentlerinden ünlü yöneticiler ve solistler yer alıyor. Böylesi bir jüri önünde söylemek tüm katılımcılar için rüya gibi bir anı olarak kalıyor. Ve o jüri üyeleri de zaman zaman yarışmayı kazananların elinden tutup onları ünlü sahnelere taşıyorlar.
Derece aldıktan sonra ünlenmiş sanatçıların özgeçmişlerine bakın: Tümü de başarı merdivenlerine Istanbul’daki Leyla Gencer Şan Yarışması’ndaki ödülleriyle tırmanmış. 1995’te ilk yarışmayı kazanan Arnavut mezzo Enkelejda Schkosa’yı veya 2006’daki Gürcü koloratur Nino Machaidze’yi araştırın. O günden bu yana elde ettikleri başarıları okuyun. İşte o başarı yolu Leyla Gencer’in adına ve istanbul’da başlamıştı! Yabancıların yanı sıra nice Türk operacısı da bu yarışmada onurlandı. Finalistler 11 Eylül Cuma akşamı 20.00’de, Antonio Pirolli yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası eşliğinde ünlü İtalyan Soprano Luciana Serra’nın jüri başkanlığında ve dinleyiciler önünde birer arya seslendirecekler.
Gençlerin coşkusunu paylaşmak için onları desteklemek için cuma akşamı Süreyya Operası’nda buluşalım.
9.9.2015 Cumhuriyet